Aktif Bir Baba Olmak İçin Neler Yapmalıyız?

Bebek sahibi olmak, bir kadının ve bir erkeğin hayatını değiştirecek en temel durumlardan biridir. Hamilelik süreci ve doğum her ne kadar annenin kontrolünde ilerleyen birer süreç gibi görünse de babanın hamilelik, doğum ve bebek bakımında aktif rol alabileceği yadsınamaz bir gerçektir. Ebeveynlerin her ikisinin de aktif rol alması bebeğin gelişimi için önemli olduğu kadar kadın ve erkek ilişkilerinde de yakınlaştırıcı bir etmendir. Yazımızın devamında bir baba olarak eşinize ve bebeğinize doğum öncesinde, doğum sırasında ve doğum sonrasında nasıl yardımcı olabileceğinizi öğrenebilirsiniz!

Babalık Serüvenine Giriş

Baba olacağınızın haberini aldığınızda hayatınızda yeni bir dönem başlamak üzeredir. O andan itibaren hayatına dahil olmanız gereken bir yavrunuz olacaktır. Bu süreç özellikle anne adaylarının üzerinde baskı oluşturur. Psikolojik ve fiziksel olarak geçirilen değişimler, anne adaylarını korkutabilir. Bu süreçte babaların kullanabileceği ufak püf noktaları ise hem anne adaylarını rahatlatmaya hem de baba adaylarını bu mucizevi sürece hazırlamaya yardımcı olacaktır.

Aktif bir baba olmak için bebeğinizin doğumu öncesinde yapabileceğiniz ilk şey, hamilelik ve doğum konusunda bilgilenmektir. Partnerinizin ve bebeğinizin sağlığı için bu sürecin nasıl ilerleyeceği hakkında fikir sahibi olmanız oldukça önemlidir. Bu sayede hamilelik sürecinde partnerinize psikolojik ve fiziksel olarak destek olabilirsiniz.

Bebeklik dönemine ve erken çocukluğa dair bilgi edinmek de aktif babalık kariyeriniz için elzem noktalardandır. Bebeğinizin günden güne geçirdiği değişimleri ve kazandığı becerileri heyecanla gözlemleyebilmek için, onu öğrenmeniz gerekir. Aynı zamanda bebek bakımının püf noktalarını da araştırmanız sizin için faydalı olacaktır. Doğum sonrasında anne adayına yardımcı olabilmek ve bebeğinizle bağ kurabilmek açısından yapmanız gerekenleri detaylıca öğrenerek mükemmel bir baba olabilirsiniz!

Özellikle son dönemde gebelik ve doğum eğitimleri anne adayları ve baba adayları tarafından takip edilen konular arasında yer alır. İhtiyaç duyabileceğiniz bilgileri en yetkin kişilerden öğrenmek, uygulamalar sayesinde pratiklik kazanmak ve partnerinizin bu süreçte yalnız olmadığını göstermek için gebelik ve doğum eğitimlerinde yer alabilirsiniz.

Bebeğinize Merhaba Deyin!

Yaklaşık olarak kırk hafta süren gebelik sürecinin sonunda bebeğinizle tanışacağınız büyülü an gelip çatmış olacak! Doğum süreci anne adayının psikolojik ve fiziksel durumuna, sağlık koşullarına ve bebeğinizin gelişim durumuna göre planlanacaktır. Buna göre vajinal doğum ya da sezaryen doğum seçeneklerinden biri sağlık görevlileri tarafından size önerilecektir.

Normal doğum partneriniz için uzun bir süreç olabilir. Üç aşamadan oluşan normal doğum sürecinde partnerinizin kasılmaları ve sancıları yavaş yavaş artarken onu rahatlatmanız gerekir. Bu süreçte karın ve kasık bölgesine hafif masajlar yapmanız, partnerinizin rahat bir pozisyon bulabilmesine yardımcı olmanız ve partnerinizin beline destek sağlamanız oldukça önemlidir.

Normal doğumun problemsiz ilerleyebilmesi için doğum kanalının yeterince genişleyebilmesi gerekir. Bu noktada sağlık görevlilerinin gözetiminde partnerinizin hafif egzersizler yapması ve kısa yürüyüşler gerçekleştirmesi gerekebilir. Bu süreçte partnerinizin yanında olarak ona duygusal desteğinizi gösterebilir, egzersizleri güvenle gerçekleştirmesine yardımcı olabilirsiniz.

Doğum sırasında babaların da doğumhanede yer alabilmesi mümkündür. Bu süreçte partnerinizin yanında olduğunuzu belirtmek, onu yüreklendirmek oldukça önemlidir. Partnerinizin elinden tutabilir, ona telkinlerde bulunabilir ve heyecanınızı paylaşabilirsiniz.

Sezaryen doğumda kullanılan anestezi yöntemlerine göre doğum sırasında partneriniz baygın olabileceği gibi yalnızca bel altının uyuşturulması durumu da söz konusu olabilir. Partnerinizin baygın olduğu durumda doğumhaneden çıkarılan bebeğinizle ilk önce siz tanışacaksınız demektir. Partnerinizin bilincinin yerinde olduğu sezaryen doğumlarda ise doğumhanede bulunarak partnerinizin yanında olabilirsiniz.

Ve o büyülü an gelip minik yavrunuzla tanıştığınızda, onun eşsiz kokusunu koklayıp küçük ellerini tuttuğunuzda; partnerinizle paylaşacağınız mucizevi an unutulmaz bir anı olacaktır!

Aktif Bir Ebeveyn Olun!

Yaklaşık dokuz ay boyunca hayalini kurduğunuz an gelip çattığında özellikle doğumdan sonraki üç ay oldukça önemli olacaktır. Bu süreçte partneriniz, gebeliğin ve doğumun yorucu etkilerinden yavaş yavaş arınacak ve annelik deneyimini yaşamaya başlayacaktır. Doğumdan sonra bebeğinizle ten teması kurmanız, onu göğsünüzde yatırmanız, sizin kokunuza ve sıcaklığınıza alışmasına izin vermeniz oldukça önemlidir. Bu sayede bebeğinizle bağ kurabilirsiniz.

Sezaryen doğumdan sonra annenin iyileşme ve günlük hayatına dönme süreci daha uzun sürebileceği için bu süreçte babanın üzerine düşen sorumluluk da daha fazla olacaktır. Bebeğin beslenme saatlerinin takip edilmesi, alt değişiminin yapılması gibi günlük rutinlerde aktif bir baba olarak sizin de rol almanız gerekir. Bebeğinizin ilk banyosunda bulunmak, onu uyutmak ve gün içinde bebeğinizle yakın temas halinde bulunmak; özellikle ilk üç ayda bebeğinizle duygusal bağ kurabilmeniz açısından çok önemlidir.

Göz açıp kapayıncaya kadar bebeğinizin büyüdüğünü, ilk adımlarını atıp ilk kelimelerini söylediğini göreceksiniz. Bu süreçte bebeğinizle oyunlar oynamak, onunla konuşmak, onun becerilerini keşfetmesine yardımcı olmak oldukça önemlidir.

Bebeğinizin çocukluk dönemine girmesiyle beraber bir baba olarak alacağınız sorumluluk da artacaktır. Onunla vakit geçirmek, çeşitli etkinlikler yapmak, çocuğunuzun sizinle birlikte hayatı deneyimlemesine izin vermek aranızdaki bağı kuvvetlendirecektir.

Aktif bir baba olmak, bebeğinizin büyüme sürecinde partnerinize yardımcı olmaktan ibaret değildir. Babalık, “yardım etmekten” çok daha fazlasıdır. Bebeğinizin hayatında aktif bir bireysiniz, onun hayatında değişmez bir kanaat önderi ve oldukça önemli bir rol modelsiniz. Bebeğinizin varlığını öğrendiğiniz ilk andan itibaren artık hayatlarınız birbiriyle bağlandı, bu da demek oluyor ki birbirinizle büyüyecek ve öğreneceksiniz. Bebeğinize dokunmaktan, onu gözlemlemekten, onun ihtiyaçlarını karşılamaktan çekinmeyin. Bu süreçte hata yapmaktan korktuğunuz anlarda partnerinizden yardım alın ve bebeklik dönemine dair araştırmalar yapmayı ihmal etmeyin. Unutmayın, bebeğinizle geçirebileceğiniz her an oldukça kıymetli. Yıllar sonra onun hayatındaki dönüm noktalarını ortak bir heyecanla paylaşabilmenin keyfi paha biçilemez olacak!

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.