Kadınlar İçin Doğum Kontrol Yöntemleri Rehberi

Doğum kontrol yöntemleri, gebelik riski olmadan aktif cinsel hayatı sürdürmeye devam edebilmek için tercih edilen yöntemlerdir. Kadınların yararlanabileceği ve erkeklerin kullanabileceği farklı doğum kontrol yöntemleri bulunur. Doğum kontrol yöntemleri, farklı ihtiyaçlara yönelik oldukça geniş bir çeşit yelpazesine sahiptir. Günümüzde genellikle kadınlar için doğum kontrol yöntemleri daha yaygın şekilde kullanılır. Yazımızın devamında kadın doğum kontrol yöntemleri hakkında ihtiyaç duyabileceğiniz tüm bilgileri edinebilirsiniz!

Hormonsal Doğum Kontrol Yöntemleri ile Fiziksel Doğum Kontrol Yöntemleri Arasındaki Farklar

Doğum kontrol yöntemleri başlıca kadınlar için doğum kontrol yöntemleri ve erkekler için doğum kontrol yöntemleri olmak üzere iki kategoriye ayrılır. Erkekler için doğum kontrol yöntemlerinden en yaygın kullanılan yöntem, cinsel yolla bulaşıcı hastalıklara karşı koruma sağlamasıyla da öne çıkan prezervatiflerdir. Bunların yanı sıra spermisid gibi yöntemler ve vazektomi işlemi de erkeklerin tercih edebileceği doğum kontrol yöntemleridir. Kadınların kullanabileceği doğum kontrol yöntemleri ise daha çeşitlidir.

Kadın doğum kontrol yöntemleri, hormonsal doğum kontrol yöntemleri ve fiziksel doğum kontrol yöntemleri olmak üzere ikiye ayrılır. Hormonsal doğum kontrol yöntemleri yumurtalama düzenini etkileyen ve hormon dengesi üzerinde de etkiye sahip olan doğum kontrol yöntemleridir. Hormonsal doğum kontrol yöntemlerinin sağlık üzerinde oluşturduğu yan etkiler kişiden kişiye değişiklik gösterse de oldukça fazladır. Fiziksel doğum kontrol yöntemleri ise yan etki bakımından daha masum olan doğum kontrol yöntemleridir. Hormonlar ve sağlık üzerinde etkiye sahip olmayan fiziksel doğum kontrol yöntemleri, sperm ile yumurtanın döllenmesini engellemeye yönelik bariyerler olarak işlev görür.

Doğum Kontrol Hapları

Doğum kontrol hapları oral yolla kullanılan ve içeriğinde bazı hormonları barındıran doğum kontrol yöntemleridir. Doğum kontrol hapları, yüzde yüze yakın koruma oranıyla en etkili doğum kontrol yöntemleri arasında yer alır.

Doğum kontrol hapları, yumurtlama düzenine ve hormonlara etki ederek vücutta çeşitli değişimlere sebep olur. Aynı zamanda doğum kontrol haplarının kullanımı rahim ağzında üretilen mukus salgısının yoğunlaşmasını sağlar. Bu sayede sperm hücreleri rahim ağzından geçemez. Yumurta hücrelerine ulaşmayı başaran spermler ise doğum kontrol hapı etkisiyle incelen rahim duvarları sebebiyle döllenemez.

Doğum Kontrol Hapı Çeşitleri

Doğum kontrol hapları, içerdikleri hormon çeşidine göre ikiye ayrılır. Kombine doğum kontrol hapları içeriğinde östrojen ve progesteron hormonlarını bulundurur. Adetin ilk gününden itibaren kullanılmaya başlanan bu tip doğum kontrol hapları toplamda yirmi bir gün alınır ve yeni kutuya geçmeden önce kullanıma yedi gün ara verilir. Kutu içeriğinde yirmi sekiz adet hap bulunduran kombine doğum kontrol hapları da bulunur. Bu tip doğum kontrol haplarının kullanımı sırasında yirmi birinci günde adet görülür. Progesteronlu doğum kontrol hapları ise yirmi sekiz günlük kutulardır. Bu tip doğum kontrol haplarının her gün aynı saatte, aksatılmadan alınması gerekir.

Doğum Kontrol Hapı Kullanmaması Önerilen Kişiler

Doğum kontrol hapları, vücut dengesi üzerinde çeşitli etkilere sahip olabileceğinden dolayı doktor gözetiminde kullanılması gereken doğum kontrol yöntemleridir. Özellikle otuz beş yaşın üstünde olan ve sigara tüketen kadınların doğum kontrol hapı kullanmaması önerilir. Meme kanseri riski taşıyan ya da meme kanseriyle mücadele eden kadınların da doğum kontrol hapı kullanmaması gerekir. Hipertansiyon ve diyabet hastalarının, damar tıkanıklığı yaşayanların ve kalp kapakçığı problemlerine sahip olanların da doğum kontrol hapı kullanmaması gerekir.

Doğum Kontrol Haplarının Avantajları

Doğum kontrol haplarının avantajları yalnızca yüksek oranda etkili bir doğum kontrol yöntemi olmalarıyla sınırlı değildir. Aynı zamanda doğum kontrol hapları; adet düzensizliği yaşayan, polikistik over sendromu ve endometriyozis ile mücadele eden kadınlarda tedavi amaçlı da kullanılabilir. Doğum kontrol haplarının kullanımı oldukça kolaydır. Adet döngüsünü düzenlemeye de yardımcı olan doğum kontrol haplarının kullanımı kesildiğinde kısa süre içerisinde doğurganlık olasılığı artacaktır.

Doğum Kontrol Haplarının Dezavantajları

Ulaşılabilir olmaları ve pratik kullanım özellikleriyle öne çıkmalarına rağmen doğum kontrol haplarının dezavantajları da bulunur. Baş ağrısı, huzursuzluk, uykusuzluk ya da aşırı uyku hali, mide bulantısı, aşırı tüylenme, sivilce problemi, ara kanamalar ve kilo alma gibi yan etkileri bulunan doğum kontrol hapları; kişinin hormonal dengesi üzerinde de ciddi etkiler yaratabilir.

Enjeksiyonlar

Yumurtlamayı engelleyerek gebelik ihtimalini azaltan doğum kontrol enjeksiyonları aylık ve üç aylık iğneler olarak ikiye ayrılır. Aylık enjeksiyonlar östrojen ve progesteron içerirken progesteron enjeksiyonları olarak bilinen üç aylık iğnelerde yalnızca progesteron hormonu bulunur. Ortalama olarak on üç haftada bir gerçekleştirilmesi gereken bu doğum kontrol yöntemi, rahim duvarının incelmesine de yardımcı olur.

Enjeksiyon Kullanmaması Önerilen Kişiler

Çeşitli kalp hastalıklarına sahip olan, hipertansiyondan mustarip olan, damar tıkanıklığı yaşayan kişiler ve inme tehlikesi bulunduran kişiler progesteron enjeksiyonu kullanmamalıdır.

Enjeksiyonların Avantajları

Hormonsal doğum kontrol yöntemlerinden biri olan enjeksiyonların avantajları günlük kullanım gerektirmemesi ve günlük hayatı etkilememesi olarak sıralanabilir. Bunun yanı sıra enjeksiyonlar sayesinde endometriyozise bağlı ağrılar azaltılabilir ve miyomlardan kaynaklanan şiddetli adet kanamaları düzenlenebilir.

Enjeksiyonların Dezavantajları

Hemen hemen tüm hormonsal doğum kontrol yöntemlerinde olduğu gibi enjeksiyonların dezavantajları da bulunur. Enjeksiyonlar, ara kanamalara sebep olabilir. Aynı zamanda enjeksiyonla doğum kontrolü sağlamaya çalışan kişilerde kilo alımına rastlanabilir. Enjeksiyon kullanmayı bıraktıktan sonra ortalama on ay boyunca hamile kalma ihtimali oldukça düşüktür. Progesteron enjeksiyonları, kemik erimesi riskini artırır.

Cilt Altı İmplantlar

Pratik kullanım özellikleri ve yüksek koruyuculukları sebebiyle özellikle son dönemde sıkça tercih edilen doğum kontrol yöntemleri arasında cilt altı implantlar da bulunur. Progesteron içeren cilt altı implantları ebat olarak oldukça küçüktür ve yaklaşık üç yıl boyunca yüksek oranda doğum kontrolü sağlar. Yumurtlamayı engelleyen, spermlerin rahim içine geçişini zorlaştıran ve embriyonun rahme tutunmasını engelleyen cilt altı implantları; düzenli kullanımda oldukça yüksek koruyuculuk sağlar.

Cilt Altı İmplant Uygulaması

Üst kol kısmına, derinin altına uygulanan cilt altı implantlar; oldukça pratik bir operasyonla yerleştirilir. İmplantın yerleştirilmesi ve çıkarılması sırasında genellikle lokal anestezi kullanılır.  

Cilt Altı İmplantların Avantajları

Cilt altı implantların avantajları oldukça fazladır. Cilt altı implantlar kolayca uygulanabilir ve uzun süreli kullanım sağlar. Yüksek koruyuculuklarıyla öne çıkan cilt altı implantları; günlük hayatı ya da cinsel yaşantıyı etkilemez. Hemen hemen tüm kadınların kullanımına uygun olan cilt altı implantlar düşük, kürtaj gibi durumlardan sonra ve emzirme sırasında da kullanılabilir.

Cilt Altı İmplantların Dezavantajları

Cilt altı implantların dezavantajlarının başında bazı kadınlarda adet döngüsünü sonlandırma gelir. Bu durumda implant takılı olduğu sürece adet görmek mümkün değildir. Bazı kadınlarda ise düzensiz adet kanamalarına ve ara kanamalara yol açabilen cilt altı implantlarının öne çıkan bir diğer dezavantajı ise kilo alımı ve sivilcelenmedir. 

Vajinal Halkalar

Östrojen ve progesteron hormonlarını içeren vajinal kontraseptif halkalar yüzde yüze yakın koruma başarıları ve pratik kullanımları sebebiyle özellikle son yıllarda sıkça kullanılan doğum kontrol yöntemleri arasında yer alır.

Hormonlu Vajinal Halka Kullanmaması Önerilen Kişiler

Hormonlu vajinal halkalar doğum kontrol yöntemlerine benzer şekilde etki gösterdiğinden dolayı doğum kontrol haplarını kullanması riskli bulunan kişilerin vajinal halkaları da kullanmaması önerilir. Otuz beş yaşın üzerinde olan, sigara kullanan, meme kanseri riski bulunduran, kalp damar hastalıklarına ve diyabete sahip olan kadınların ve hipertansiyon hastalarının vajinal halka kullanmaması önerilir.

Vajinal Halkaların Kullanımı

Vajinal halkaların kullanımı mutlaka doktor kontrolünde gerçekleştirilmelidir. Oldukça pratik bir kullanım şekline sahip olan vajinal halkalar, tampona benzer şekilde vajinal kanala yerleştirilir. İlk kullanımda adet kanamasının üçüncü gününde yerleştirilmesi önemle belirtilir. Vajinal halkalar, üç haftalık kullanım ömrüne sahiptir. Üçüncü haftanın sonunda vajinal halkanın çıkarılması ve yeni halka yerleştirilmeden önce kullanıma bir hafta ara verilmesi önerilir.

Vajinal Halkaların Avantajları

Vajinal halkaların avantajları oldukça fazladır. Bu avantajların başında kullanıcıların ev ortamında kendi başlarına bu doğum kontrol yöntemini kullanmaya başlayabilecek olmaları yer alır. Birçok doğum kontrol yönteminin aksine vajinal halkaları yerleştirmek için doktor müdahalesine ya da anesteziye gerek yoktur. Salgıladığı hormonlar düşük dozda olduğu için vajinal halkalar ciddi yan etkiler yaratmaz. Vajinal halkanın kullanımın bırakılmasının hemen ardından hamile kalma olasılığı yeniden eski oranına döner.

Vajinal Halkaların Dezavantajları

Tüm avantajlarına rağmen vajinal halkaların dezavantajları da bulunur. Vajinal akıntıda artış, enfeksiyon riski, ara kanama gibi yan etkiler oluşturabilen vajinal halkalar aynı zamanda bulantıya da sebep olabilir.

Spiraller

Doğum kontrol yöntemleri arasında ekonomikliği, ulaşılabilirliği ve pratik kullanım şekliyle öne çıkan spiral doğum kontrol yöntemi de sıkça tercih edilir. Spiraller, T şeklinde küçük birer alettir ve spermlerin yumurta hücrelerini ulaşmasını engeller. Döllenmeyi başarabilen yumurtalar ise rahimde tutunamaz ve gebelik oluşmaz. Spiraller, yüzde doksan sekizden fazla koruma oranları sayesinde başarılı birer doğum kontrol yöntemidir. Hormonlu spiral olarak da bilinen spiral çeşitleri ise adet kanamalarını düzenlemeye yardımcı olan özel spiral çeşitleridir. Spiraller, ortalama beş yıl boyunca koruma sağlar.

Spiral Kullanması Önerilmeyen Kişiler

Spirallerin yapısında bakır metali bulunur ve bu sebeple bakıra alerjisi olan kadınların spiral kullanması mümkün değildir. Meme kanseri ve rahim ağzı kanseri riski taşıyan kadınların da spiral kullanması önerilmez. Smear testinde normal olmayan bulgulara rastlanan kadınların, kalp hastalarının ve rahim anomalilerine sahip olan kadınların da spiral kullanması mümkün değildir.

Spirallerin Kullanım Şekli

Spiraller, yaklaşık on dakikalık basit bir işlemle rahim içine yerleştirilir. Bu işlem sırasında ağrı kesici ya da lokal anestezi uygulanabilir ancak genel olarak spiral yerleştirme işlemi oldukça acısız ve zahmetsiz bir süreçtir. Spiraller, rahim ağzına yerleştirilen bir tüp yardımıyla rahim içine oturtulur. Spiral çıkarılmak istendiğinde de yine oldukça pratik ve acısız bir işlemle çıkarılabilirler.

Spirallerin Avantajları

Spirallerin avantajları oldukça fazladır. Öncelikle spiraller hormon dengesi ve vücut işlevleri üzerinde ciddi etkilere sahip olmadığından dolayı sağlıklıdır. Ayrıca spiraller kolayca yerleştirilip çıkarılabilir. Spiraller, fazlasıyla ekonomiktir. Adet düzensizliği ve anormallikleri üzerinde olumlu etkiye sahip olan spiraller çıkarıldıktan hemen sonra hamile kalmak mümkündür. Spiraller, uzun ömürlü korumaları ile de öne çıkar.

Spirallerin Dezavantajları

Spirallerin dezavantajlarının başında kayma riski gelir. Spirallerin kayması durumunda ağrı ve kanama yaşanabileceği gibi bu belirtilerin görülmemesi durumunda spiralin kaydığını anlamanız mümkün olmayacağından dolayı gebelik de yaşanabilir. Spiral takıldıktan sonra kasıklarda ağrı, adet kasılmalarına benzer kasılmalar ve sırt ağrısı yaşanabilir. Bunun yanı sıra spiral takıldıktan sonraki ilk hafta ağır yük taşımamaya, kişisel hijyene dikkat etmeye özen göstermeniz ve havuz ile denizden uzak durmanız gerekir.

Tüplerin Bağlanması

Tüplerin bağlanması koruyuculuk bakımından en güvenilir doğum kontrol yöntemleri arasında yer alır. Fallopi tüplerinin bantlanarak işlevsiz hale getirilmesi ya da kesilerek köreltilmesi yöntemiyle gerçekleştirilebilen cerrahi bir operasyon olan tüplerin başlanması işlemi, özellikle hali hazırda çocuk sahibi olan ve yeniden gebelik düşünmeyen kadınlar tarafından tercih edilir.

Tüplerini Bağlatmaması Önerilen Kişiler

Otuz yaşın altında bulunan ve henüz çocuk sahibi olmamış kadınlarda tüp bağlama işleminin yapılmaması önerilir. Çünkü tüp bağlama yöntemi, kimi zaman geri dönüşü olmayan sonuçlar doğurabilir.

Tüpleri Bağlatmanın Avantajları

Tüpleri bağlatmanın avantajları arasında bu yöntemin hormonal denge üzerinde herhangi bir etki yaratmaması ve adet düzenini olumsuz etkilememesi gelir. Aynı zamanda tüplerin bağlatılması neredeyse kesin çözüm sağlayan bir doğum kontrol yöntemidir.

Tüpleri Bağlatmanın Dezavantajları

Tüpleri bağlatmanın dezavantajlarının başında bu yöntemin kimi zaman geri dönülemez şekilde işlemesi gelir. Tüpler bağlandıktan sonra yeniden açılabilir ancak bu durum gebe kalmayı kesinleştirmez ve dış gebelik riskini artırır.

Acil Doğum Kontrol Yöntemleri

Acil doğum kontrol yöntemleri cinsel ilişki öncesinde ya da cinsel ilişki sırasında korunmanın mümkün olmadığı durumlarda devreye girer. En yaygın kullanılan acil doğum kontrol yöntemi ertesi gün hapı çeşitleridir.

Ertesi Gün Hapı Çeşitleri

Ertesi gün hapı çeşitleri progesteron içeren ertesi gün hapları ve östrojen ile progesteron içeren ertesi gün hapları olarak ikiye ayrılır.

Ertesi Gün Hapının Kullanımı

Progesteron içeren ertesi gün hapları, korunmasız cinsel ilişkiden sonraki ilk 72 saat içinde alınması gereken iki haptan oluşan setlerdir. Bu haplar, on iki ya da yirmi dört saat arayla alınmalıdır. Östrojen ve progesteron içeren ertesi gün haplarının da cinsel ilişkiden sonra en kısa süre içinde alınması gerekir.

Ertesi Gün Haplarının Avantajları

Ertesi gün haplarının avantajları çeşitli sebeplerle korunmasız cinsel ilişki yaşandıktan sonra ortaya çıkabilecek gebelik ihtimalini en aza indirmeleridir. Kolay kullanım özelliğine sahip olan ertesi gün hapları oldukça ulaşılabilir olan doğum kontrol yöntemleridir.

Ertesi Gün Haplarının Dezavantajları

Ertesi gün haplarının dezavantajları arasında bu yöntemin sürekli kullanımda sağlıksız bir hal alması gelir. Ertesi gün hapları yüzde yüz güvenilir yöntemler değildir. Aynı zamanda ertesi gün hapları ara kanama, adet düzensizliği, halsizlik, göğüslerde hassasiyet, bulantı gibi yan etkilere de sahiptir.

Yorum Gönderin

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.